Atatürk’ün Sivas Günleri
Atatürk, Sivas Kongresi sırasında bir lise binasında kalıyordu. Bu bina aynı zamanda hem çalışma ofisi hem de yatakhanesi olmuştu. Şartlar oldukça zorlayıcıydı; günlük ihtiyaçlarını bile karşılamakta güçlük çekiyordu. Küçük bir petrol lambasının titrek ışığında sabahlara kadar çalışan Atatürk, ülkenin geleceğini planlıyor, kurtuluşun temellerini atıyordu.
Ancak şehirde, padişahın Atatürk’ü lise binasından çıkarması ve yakalayıp idam ettirmesi için emir verdiği dedikoduları yayılmaya başlamıştı. Bu tehditler, hem Atatürk’ün çalışma arkadaşlarını hem de ona hizmet eden fedakar bir genci tedirgin etmişti.
Bir Baba ve Vatan Arasında Kalan Genç
Atatürk’e bu zor günlerde hizmet eden genç, temiz ruhlu, fedakar bir Türk delikanlısıydı. Ancak babası sık sık lise binasına geliyor ve oğlunu uyarıyordu:
"Etme eyleme; evine dön. Bugün yarın şehir basılacak; Mustafa Kemal ve arkadaşları yakalanacak. Onlar her şeyi göze almışlar; sen aileni düşün!"
Bu durum Atatürk’ün dikkatinden kaçmadı. Gençle arasındaki diyaloğu başlatan sorular, tarihe geçen bir konuşmanın da fitilini ateşledi.
Atatürk’ün Unutulmaz Sözleri
Bir gün Atatürk, bu gençle konuştu ve olan biteni anlamaya çalıştı:
Atatürk: "Sık sık sana gelen kimdir?"
Genç: "Babam!…"
Atatürk: "Ne istiyor?"
Genç, babasının söylediklerini olduğu gibi anlattı. Atatürk, bu cevabı büyük bir dikkatle dinledi ve ardından omzuna dokunarak ona şu tarihi sözleri söyledi:
"Hizmetinden memnunum, fakat baba hakkı büyüktür. Mademki razı olmuyor, git! Fakat babana söyle ki vatan elden giderse evladın ne hükmü kalır?"
Vatanseverlik ve Tarihe Geçen Bir Ders
Atatürk’ün bu sözleri, yalnızca o genci değil, bugünkü nesilleri de derinden etkilemiştir. Vatan sevgisinin her şeyden üstün olduğunu vurgulayan bu hikaye, milli mücadelenin ruhunu ve Atatürk’ün liderlik anlayışını anlamak için önemli bir örnek sunmaktadır.
Sivas Kongresi’nin Önemi
Atatürk ve silah arkadaşlarının tüm zorluklara rağmen gerçekleştirdiği Sivas Kongresi, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini atan kritik bir adımdır. Bu kongrede alınan kararlar, bağımsızlık mücadelemizin yol haritasını belirlemiş ve milletimizin özgürlüğe olan inancını güçlendirmiştir.
Kaynakça: N. A. BANOĞLU, YAYINLANMIŞ BELGELERLE ATATÜRK, SİYASİ VE ÖZEL HAYATI-İLKELERİ, 2. BASKI, İST. , 198, S. 121